Depreme hazırlıksız yakalanmak, felaketin boyutunu katbekat arttırabilir. 6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş’ta meydana gelen iki büyük deprem, acı bir gerçeği bir kez daha hatırlattı. Mw 7.7 ve Mw 7.6 büyüklüğündeki depremler, toplamda 50 binden fazla insanın hayatını kaybetmesine ve 200 binden fazla binanın ağır hasar almasına neden oldu. Altınbaş Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sepanta Naimi, bu trajedinin üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen, toplumun deprem riskine karşı ne kadar hazırlıksız olduğunu sorguluyor.
Uzman Uyarıyor: Hazırlıksızlık Tehlikeli
Doç. Dr. Sepanta Naimi, depreme dayanıklı yapılar ve riskli bina stoku konusunda çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Özellikle eski binaların denetimi ve güçlendirilmesi gerekliliğine vurgu yapan Naimi, Türkiye genelinde bu konuda ciddi eksiklikler olduğunu belirtiyor. İstanbul gibi büyük şehirlerin dahi depreme karşı yeterince hazırlıklı olmadığını vurgulayan Naimi, son dönemde Ege Denizi’nde yaşanan sarsıntıların, bölgenin büyük depremlere açık olduğuna işaret ettiğini söylüyor. Önlemlerin acilen alınması gerektiğini belirten Naimi, felaketten kaçınmanın tek yolunun sorumluluk almak ve gereken adımları atmak olduğunu ifade ediyor.
Riskli Binalarda Yaşamak Tehlikeli
Doç. Dr. Naimi, depremin doğal bir afet olduğunu ancak bu afetin dayanıksız yapılar tarafından tetiklendiğini söylüyor. Riskli binalarda yaşamaya devam etmenin can güvenliğini riske attığını vurgulayan Naimi, vatandaşların da bina denetimlerine önem vermesi gerektiğinin altını çiziyor. İnsan canının paha biçilmez olduğunu belirten Naimi, ev sahiplerinin sorumluluk alarak can güvenliğini sağlamak için gerekli adımları atmaları gerektiğini ifade ediyor.
Büyük şehirlerin ve kırsal alanların da risk altında olduğunu belirten Naimi, özellikle İstanbul ve Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerindeki şehirlerin büyük depremlere karşı hazırlıklı olması gerektiğini vurguluyor. Aynı tehdidin Kahramanmaraş ve çevresindeki iller için de geçerli olduğunu söyleyen Naimi, bölgede bir deprem yaşanmış olmasının tekrar olmayacağının garantisi olmadığını belirtiyor. Bu nedenle, sağlam ve hafif binaların tercih edilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Güvenli bina inşaatı için 5 temel unsur belirleyen Naimi, binaların sağlam zemin üzerine inşa edilmesi, depreme dayanıklı malzemelerin kullanılması, uzman mühendisler tarafından projelendirilmesi, sıkı denetim ve bakım süreçlerinden geçirilmesi ve riskli binaların kentsel dönüşüm ile güvenli yapılarla yer değiştirmesi gerektiğini belirtiyor. Doç. Dr. Sepanta Naimi, deprem gerçeğini unutmadan yetkililerin ve vatandaşların sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini vurguluyor. Aksi takdirde, benzer acıların tekrar yaşanmasının kaçınılmaz olduğunu belirtiyor.